Lila tam otuz aylıktı tuvalet eğitimine başlamaya karar verdiğimde.
Öncelikle neden daha önce denemediğimizi söylemek istiyorum. Çünkü yeni kardeşi olmuştu ve biliyoruz ki kardeşin olması büyük çocukta gerilemelere yol açabiliyor. Uyku düzeni bozulabiliyor, biberon, emzik bıraktıysa tekrar isteyebiliyor. Bu sebeple kardeşe alışma sürecinde onu zorlayabilecek başka bir şeyle uğraşsın istemedim.
Peki neden şimdi başladık? Çünkü Lila artık konuşuyor. Çişini kakasını çok uzun süre tutabiliyor. Altını arada açtığımda asla kaçırmıyor.
Daha önce ufak denemelerde bulundum aslında. Çıkarttık bezi çişi geldiğinde söyledi, oturdu tuvaletine, bekledi de uzun uzun.. ama asla yapmadı çişini de kakasını da. Sonuna kadar tutup tekrar bez takmamı istedi her seferinde, ağladı, bağırdı. Bu işlerin zorla olmayacağının farkındayım taktım hep o bezi geri. Ama artık poposu pişik olmaya başladı, bez değiştirme işi çok zorlaşmaya başladı. Çişi bezinden taştı kaç kez.
Yine öyle bir sabah karar verdim. Çıkartıyoruz ve takmıyoruz artık bez! Lilaya da ‘Artık bu bezlere kardeşinin ihtiyacı var. Ona verelim mi?’ diye sordum. O da heveslendi, tamam dedi. Pek hazırlıklı da değiliz. Üç tane don var. O donları da yeni almıştı anneannesi, çok beğenmişti. Biz de dona karşı epey heveslendirmiştik kendisini ?. Bu sefer ben ondan daha inat olacaktım. Giydirdim sevdiği donu, kahvaltı etti, oyun oynadı. Ara ara soruyorum ‘yok çişim diyor. Saatler geçti, çatlayacak çocuk hala ‘yok çiş’ diyor. Dört saat sonra falan ‘çişim geldi’ dedi. Bende heyecan dorukta. Koymuşum iki oturağı yan yana hangisini beğenirse ona işesin. Basit olana oturdu. Bekliyor ama nasıl rahatsız. Yapamadı. Ağladı bez diye. Dikkat dağıttım, tutmaya devam etti öğlenden akşama kadar ?. İnanamadım bu kadar tutabilmesine. Akşam dayanamayacak noktada fotoğraftaki oyuncak bebek Lily yardımcı oldu bana. Önce o yaptı çişini, kakasını tuvalete. Sonra da Lila tuttu bebeğin elini, yaptı yanındaki tuvalete çişini. Uçtum sevinçten.
İçten içe kendimi de tebrik ediyorum nasıl da pes etmedim diye ?. Ve biliyorum bir kere yaptıysa artık yapar oturağına. Fakat gece ne yapacağım hiç bilmiyorum. Lila süt içerek uyur ve kendi kendine uyur, uyuyana kadar da yatakta epey zaman geçirir. Ayrıca gece kesintisiz uyuduğu için benim uyandırıp çişini yaptırmam gerekecek. Biraz stres oldum bunları düşünürken. Zaten Yaman’a uyanıyorum. Bir de uykumu Lilanın çişi bölecek ?.
Sonra dedim ki mağdem bırakıyoruz hepten bırakalım. Sonra bir de gece bıraktırmakla uğraşmayalım. Gece altini baglamadım. Sütünü az koydum. Yatmadan çişini de yaptı bir güzel. Ama yapti yapmadi diye beklerken aksam 10da uyudu. Ve yapmasına rağmen uyumaya çalışırken yatağına işedi, unuttum dedi. Değiştirdik her şeyi. Sonra 2de ben uyanıp baktım tekrar işemiş yatağına, üstünde yatıyor bir güzel. Kaldıramadım asla! Uykusunun bu kadar ağrlaştığıma inanamıyorum! Salondaki parkenin çıtırtısına uyanırdı Lila!
Bıraktım öyle yattı ?. 3.30da Yaman’a kalktım. Lilanin biraz hafiflemiş uykusu ki kaldırdım tuvaletine oturttum, çişini yaptı. Ben çarşafları vs değiştirdim (yine!).
Sonra 5.30da baktım yine yapmış (şaka olmalı) ???. Yine kaldıramadım, uyurken üstünü değiştirdim, altına örtü serdim ?. 7.30da çişini yaptırmaya gittim, asla uyanmıyor, bağırdı gözü kapalı, bıraktım.. Sonra 10.30da uyandı ?. O kadar cok işeyince çiş miş yapmadı tabi.
Kabus gibi bir geceydi. İkimize de eziyet olmuştu. Konuştuğum arkadaşlarım, deneyimli anneler, Lila’nın doktoru gece altını bağlamamı önerdi. Bir çoğu böyle yapıyordu. Zamanı geldiğinde (bezi kuru kalkmaya başlayınca, süt içmeyi bırakınca..) gece bezini bırakacaklardı. Doktor da tereddüt etme tak, daha küçük dedi. Ben zaten ikinci gece de acaba çişi geldi mi, acaba yatağını ıslattı mı stresini yaşamak istemiyordum. Lilaya söyledin ‘gece bezi takıyorum. Sadece uyurken bağlıyoruz, uyurken unutup çişini yaparsan yatağın ıslanmasın diye’ dedim. Hiç itiraz etmedi. Kafası da karışmadı. Sabah uyanır uyanmaz çıkarıyoruz bezi. Şu an 33 aylık olmak üzere ve bu şekilde devam ettik. İkimiz de mutluyuz. Bir tek Lila klozete oturmak istemiyor. Korkuyor. Her yere oturak taşıyamayacağım için de portatif bir lazımlık aldım ona. Markası Potette , atıyorsun çantana arabada, avmde, sokakta, parkta kullanıyorsun. İster çişi gelen çocuğa oturak yap, ister normal tuvalete adaptör yap. Müthiş bir buluş. Bir gün elbet oturacak normal tuvalete de ama o zamana kadar Potette hep yanımızda.
Uzmanlar 24-36 ay arası tuvalet eğitiminin halledilmesi gerektiğini vurguluyor. İki yaş öncesi kaslar tam gelişmediği için pek önerilmiyor. Nasıl olsa öğrenir deyip üç yaşından sonraya da bırakmayın diyorlar. Çocuklar da zaten bu arada hazır oluyorlar. Bu arada doğru zamanı bulup, çocukla konuşarak nasıl bir yol izleyeceğinizi anlatabilirsiniz. Çocuğu stickerla, sevdiği kahramanlı külotlarla, eğitimi tamamlarsa alacağınız bir hediyeyle heveslendirebilirsiniz. Kazalar olduğunda ise tepki verip çocuğu başarısız hissettirmemek gerekiyor. ‘Olur böyle şeyler’, ‘önemli değil temizleriz şimdi’ deyip temizlik kısmına çocuğu da dahil etmek gerekiyor.
Lila o kadar hazırmış ki o gün kavradı her şeyi. Ne ödül, ne sticker, ne de başka bir şey kullanmadık. Sadece sözle motivasyon, konuşma ve sabırla hallettik.
-Çocuğunuz 24-36 ay içerisindeyse
-Hazır olduğunu düşünüyorsanız (yürümek, konuşabilmek, 2-3 saat kuru kalabilmek)
-Ve siz de hazırsanız (sabır gösterebileceğiniz bir dönem mi?, 3-4 gün evde oturabileceğiniz günler)
Haydi başlayın ?